Ülkemizde yeni inşaat teknolojileri ve yapı malzemelerinin kullanımı ile yepyeni yaşam alanları oluşuyor. Bir yanda bu hızlı değişim sonucunda, kent yaşamı değişiyor; diğer yandan da Türkiye’nin deprem riski artmış konut stokunun sağlıklı yaşam çevrelerine dönüşüyor. Ülkemizin deprem kuşağı üzerinde olması ve mevcut yapı stokunun dirençli malzeme ve teknolojilerle üretilmemiş olması toplumsal ve hayati bir risk oluşturuyor.
“Kentsel dönüşüm” adıyla ve yasal bir zorunluluk olarak gerçekleşen çalışmalar temelde bu sağlıksız ve riskli yaşam birimlerinin yenilenmesini öngörüyor. Özellikle İstanbul gibi büyük kentlerde yoğunlaşan “kentsel dönüşüm” projeleri yaklaşık 20 yıllık bir süreçte sonuçlanacak ve 7 milyon binanın yıkılıp yeniden inşa edilmesi gerekecek.
Bu yenilenme sürecinde, yapılara yeni standartlar da getirilerek daha sağlıklı ve tasarruflu binalar öngörüldü. Isı yalıtımı da bu verimlilik projelerinden biri. Türkiye’de enerji tüketiminin yaklaşık üçte biri binalarda gerçekleşiyor. Binalarda ısı kaybının temel odaklarından biri ise pencereler. (Binalarda ısı kaybının % 27’si pencerelerden kaynaklanmaktadır)
Yeni yasal düzenlemeler, gerek ısı kayıplarını, gerekse enerji kullanım verimliliğini belli koşullara ve denetime bağlıyor. Nitekim, Enerji Verimliliği Kanunu gereğince, tüm binaların 2 Mayıs 2017 tarihine kadar Enerji Kimlik Belgesi almaları zorunlu. 2017 yılında yürürlüğe girecek olan “Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği” ile, yalıtımdan enerji kullanım verimliliğine, binalarda ısıtma/soğutma sistemlerinden çevrenin korunmasına kadar pek çok husus kurallara bağlanıyor. Enerjinin verimli kullanılması ve tasarrufu her geçen gün dünyamız için daha da önem kazanıyor.
Fıratpen, “kentsel dönüşüm” koşullarını ve “Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği” gibi yeni mevzuatı gözeterek, daha yüksek yüksek ısı yalıtımına sahip pvc profiller ve pvc pencere sistemleri tasarlamak için çalışıyor ve çözümlerini müşterilerinin hizmetine sunuyor.